Merhaba sevgili okur; Bugün korku severlerinin bayılacağı bir yazarla karşınızdayım. Kozmik korku türüne meraklıysanız muhtemelen şimdiye kadar çokça karşınıza çıkmıştır. Gelecekte tek tek yazarın eserlerini derinlemesine inceleyeceğiz ama bugün kısaca yazarın hayatından bahsetmek istiyorum. 1890’da doğan Lovecraft, küçük yaşta babasının ağır bir psikolojik rahatsızlık geçirip akıl hastanesine yatırılmasıyla büyük bir travma yaşadı. Babasının hastalığı ve ölümünün onun üzerinde derin etkileri oldu. Annesinin baskıcı tutumu nedeniyle asosyal ve içine kapanık bir çocukluk geçirdi. Sağlık sorunları nedeniyle eğitim hayatı sık sık sekteye uğradı. Büyükbabası, Lovecraft’ın yazın hayatını destekleyen tek kişiydi; ancak onun ölümüyle birlikte aile maddi sıkıntılar yaşamaya başladı. Bu dönemde Lovecraft büyük bir bunalıma girerek intihara kalkıştı. 1908’de mezun olmadan önce bir sinir krizi geçirdi ve üniversite hayalini gerçekleştiremedi.1908-1913 yıllarında insanlarla ilişkisi sınırlıyken, 1914’te UAPA adlı amatör yayın derneğine katılmasıyla yazın dünyasında daha aktif hale geldi. 1917’de önemli bilimkurgu ve polisiye öyküler yazdı. Bu dönemde birçok mektup arkadaşı edindi ve edebi yazışmalarıyla tanındı. 1919’da annesi sinir krizi geçirerek akıl hastanesine yatırıldı ve 1921’de ameliyat sırasında öldü. Aynı yıl Boston’daki bir kongrede Sonia Greene ile tanıştı ve 1924’te evlenerek New York’a taşındılar. Ancak maddi sıkıntılar nedeniyle Sonia Cleveland’a taşınırken Lovecraft New York’ta yalnız kaldı. Lovecraft’ın en verimli dönemi, Providence’e döndüğü son on yılında başladı. Charles Dexter Ward Vakası ve Deliliğin Dağlarında gibi en ünlü eserlerini bu dönemde yazdı. Ancak maddi durumu giderek kötüleşti ve teyzesiyle birlikte küçük bir pansiyona taşınmak zorunda kaldı.1936’da bağırsak kanseri teşhisi konulan yazar, yetersiz beslenme nedeniyle durumu daha da kötüleşerek 15 Mart 1937’de Providence’de hayatını kaybetti. Ancak Lovecraft, 1926’da yazdığı Cthulhu Mitosu ile ölümsüzleşti. Bu eser, birçok film, beste ve çizgi romana ilham verdi. Günümüzde de Stephen King, Bentley Little, Joe R. Lansdale ve Neil Gaiman gibi ünlü yazarları etkileyerek korku ve bilimkurgu edebiyatına büyük katkı sağladı. Kısaca maddeler şeklinde bahsetmeye çalıştım,gördüğünüz gibi bir dehanın doğuşu hiç kolay olmuyor. Eh bize de keyif alarak okuyup incelemek düşer. Şimdiden iyi okumalar.

Bir Yorum Yazın